Neden Kişiye Özel Egzersiz Yapılmalı?
Vücudumuz kaslarla, eklemlerle ve diğer organlarla bir bütündür. İç organlarımız beynimizden emir almadan işini kusursuzca yapabilir. Fakat kaslarımız ve eklemlerimiz fonksiyonel bir hareket ortaya çıkarmak için beynimizden bir emir bekler. Eğer bilinçli olarak hareket etmeyi seçmezsek bu becerilerimiz körelir. Bundan ötürü bazı problemler ortaya çıkabilir. Bunları fonksiyon yetersizlikler ve ağrılar olarak sıralayabiliriz.
Fonksiyon yetersizlikler
-Uzun süre yürüyememek
-Koşamamak
-Yüksek raflara uzanamamak
-Kıyafet giyerken zorlanmak
-Tek bir pozisyonda uyuyabilmek
-Dizleri büküp oturamamak
-Uzun süre ayakta duramamak
-Eğilememek
Ağrılar
Hareketsizlikle özellikle omurgadaki ağrılar belirgin olabilir, bu ağrılar,
-Boyun ağrısı
-Sırt ağrısı
-Bel ağrısı
Şeklinde görülebilir.
Hayatımıza yürüyüş, yüzme ve diğer rekabet sporlarını katmamız hem zihinsel hem de fiziksel olarak iyilik hali sağlar. Bunların yanı sıra bazı bilimsel temelli egzersizleri de hayatımıza dahil ettiğimizde yaşam kalitemizi arttırabiliriz.
Her vücudun egzersiz ihtiyaçları farklıdır. Özellikle tanı koyulmuş nörolojik, ortopedik ya da kardiyak problemlerle karakterize hastalıklarda, hastalığın kişideki seyrine ve semptomlarına göre egzersiz reçetesi yazılır.
Kişiye özel egzersiz sadece hasta bireylerin yapması gereken bir protokol değildir. Sağlıklı bireylerin de hayat kalitesini, dayanıklılığını, fiziksel uyguluğunu arttıracak egzersizler vardır. Bunlar kişinin anatomik, fizyolojik yapısına göre, kişinin yaşam tarzına göre değişebilir.
Fizyoterapistler sağlıklı ve sağlıksız bireylerde kişiye özel egzersizlerin belirlenmesini ve uygulanmasını sağlayan sağlık profesyonelleridir.
Fizyoterapistlerin kişiye özel egzersiz kapsamında verebileceği hizmetler şu şekildedir:
- Birebir terapatik egzersiz
- Klinik Grup Pilatesi ( Kişiselleştirilmiş uygulamalarla)
- Hamile Pilatesi
- Klinik Pilates
Sosyal medyada çok fazla “bu hastalık için şu egzersiz” şeklinde içerikler bulunmaktadır, bu içerikleri hayatımıza uygularken çok dikkatli olmayız. Örneğin “boyun ağrısını azaltacak egzersizler” şeklindeki bir videonun size faydalı olma ihtimali vardır ama boyun ağrınızın sebebi bilinmediği için bu egzersizler size çok zararlı da olabilir, durumunuzu kötüleştirebilir. Yani aslında önemi unutulan bir sözü hatırlatmak gerekir: “hastalık yoktur, hasta vardır.”
Hasta bir bireye iyileştirici özellikte bir egzersiz belirlenmesi, fizyoterapistlerin bireyleri detaylı bir şekilde değerlendirmeleri sonucunda mümkün olabilir.
Tavsiye edilen durum henüz ağrı çekmeden, fonksiyonel yetersizlik ( yürüyememe, oturamama vs.) durumlarını yaşamadan vücudunuzun ihtiyaç duyduğu egzersizlerin belirlenmesidir.
İnsan vücudunda yaşam boyu hücrelerin yapım ve yıkım aktiviteleri mevcuttur, 30-35 yaşlarına kadar yapım aktiviteleri yıkım aktivitelerinden fazla iken 30-35 yaşlarından sonra bu durum tersine dönmektedir. Yani yıkım aktiviteleri yapım aktivitelerinden daha fazla olmaya başlar. Bu doğal sürece yaşlanma denir. Bu süreci yavaşlatmak bizim yaşam tarzımıza bağlıdır.
Özellikle kas iskelet sistemimizin korunması ve yaşlanma sürecinin yavaşlatılması için bilimsel temelli kişiye özel egzersiz hayatımızda olmalıdır.